Sisimama Küçük Ejderja Bahçıvan Pantolon
Sisimama Küçük Ejderja Bahçıvan Pantolon

Sisimama Küçük Ejderja Bahçıvan Pantolon (801015)

Marka : Sisimama
Küçük Ejderha

Küçük ejderha artık onu çevreleyen, besleyip sıcak tutan yumurtasına sığamamaya başlamıştı. Artık yumurtadan çıkıp, dünyayı görme vakti geçmişti. Kafası ile iterek yumurtayı zorladı, zorladı, en sonunda kırdı ve kafasını çıkarttı. Gözlerini açtığında karşısında annesini gördü. Ne kadar da güzel ve de büyüktü. Annesi onu yalamaya başladı, kucakladı, besledi. İlk günler bu şekilde annesinin kucağında geçti. Minik ejderha bu sürede, büyüdü, güçlendi, daha rahat yürümeye, hatta uçmaya başladı. Artık annesinin kucağında değil ama yakınlarında, etrafında dolaşıyor, yeni yeni şeyleri keşfediyordu. Çiçekleri, ağaçaları kokluyor, değişik otların tadına bakıyor, gördüğü farklı hayvanlarla oyunlar oynamaya çalışıyordu. Bir çok arkadaşı olmuştu, kuşlarla birlikte uçuyor, çitalarla birlikte koşuyordu. Ancak zaman ilerledikçe ejderha büyümeye devam etti, tüm arkadaşları onun yanında küçülüyor, oyun oynamaları zorlaşıyordu. Sonra bir gün yine ağaçların arasında koşmaca oynarken ejderha arkadaşlarına bağırmak istedi, bağırması ile birlikte ağzından alevler fışkırıp yanındaki ağacı yakıp kül etti. Ejderha gözlerini kocaman açmış, şaşıp kalmıştı. Annesinin arada alevler çıkarttığını görmüştü ama kendisinin ilk defa başına geliyordu. Arkadaşları bir an korkup kaçtılar, ejderha da çok üzülüp havalandı, oradan uzaklaşmak istedi. Hızlıca uçarak annesinin yanına geldi ve olanları annesine anlattı. Annesi minik ejderhaya sarıldı ve ona artık büyüdüğünü, eskisi gibi küçük hayvanlarla oynayamayacağını, istemese de büyüklüğü ve ateşi ile onları incitebileceğini söyledi.
Küçük ejderha çok üzülmüştü, o nasıl olur da o kadar sevdiği arkadaşlarını incitebilirdi ki, annesine itiraz etti, "ben arkadaşlarımdan ayrılmak istemiyorum, onları incitmem. Göreceksin, ben onlarla arkadaşlık etmenin bir yolunu bulacağım" dedi.
Minik ejderha günlerce büyüklüğünü ve ateşini kontrol etmek için çalıştı. Giderek daha ustalaştı, artık istemediği zaman ateşini içinde tutmayı başarıyordu, etrafta dönüp dolaşırken kuuyruğunu vücuduna yapıştırıyordu. Sonra arkadaşlarının yanına gitti, onlara durumu anlattı. Onlar da minik ejderhayı çok özlemişlerdi. Hep birlikte konuşup karar verdiler, artık ejderhanın giremeyeceği küçük yerlerde değil açık alanlarda oynayacaklardı. Ejderha da hem uçamayan arkadaşlarını sırtına alıp uçurabilecek, onları dolaştırabilecekti, hem de arkadaşlarını ormandaki tehlikelere karşı koruyabilecekti. Bu şekilde uzun yıllar arkadaşlıklarını devam ettirebildiler. 
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR